Birçok gelişim özelliğinin kazanılması için kritik dönemler vardır. Kritik dönemde o özelliği kazandırmaya yönelik çalışmalar yapılır ise kazanılması diğer dönemlere göre çok daha hızlı ve kalıcı olur.
Ben çocuklara nasıl öğretelim derken biz yetişkinleri de kattım:) Ama iyi oldu. Bunlara ihtiyaç var. Çocuklara öğretirken işimiz çok basit. Üstelik onların okuma yazması da yok. Iyi düzeyde bilen ebeveynler şanslı, sadece konuşarak çocuğunuzun ana dili gibi Ingilizce konuşmasını sağlayabilirsiniz. Sadece konuşun! Bilmeyenler üzülmesin. Bu konuda o kadar çok materyal var ki. Çocuğunuzun eline telefon verenlerdenseniz Ingilizce çizgi film, uygulama ve oyun önerimdir. Ancak, ben kızıma 4 yaşına kadar nerdeyse hiç tv bile izletmedim. Siz de benim görüşümdeyseniz, en etkili olan yontem şarkı ve oyunlar elbette. Ben kendim bazi oyunlar hazirladim. Asagida bazilari olacak. Sarki da ogrendik ama henuz cekemedim. Takipte kalirsaniz ileride onu da paylasacagim.
Peki, bebeklere de Ingilizce öğretilir mi? Evet. Tek yapmanız gereken konuşmak. Şu an siz Türkçe konuşuyorsunuz diye Türkçe konuşuyorlar. Japonca konuşsanız Japonca konuşacaklar. Ne anlar ki demeyin, kayıttalar:)


Oyunlarımızı faydalı bulmanız halinde youtube kanalımıza ücretsiz abone olmayı olmayı, bildirimleri açmayı, begenmeyi, yorum yapmayı ve paylaşmayı unutmayın.
Mutlu gelişimler 🤗
Çocuklarımızın yabancı dil öğrenmesinin en kolay olduğu dönem ise erken çocukluk yaşlarına rastlar. 3 yaşından itibaren çocuklarınıza ikinci bir dili rahatlıkla öğretebilirsiniz.
Dil öğrenmenin en kolay ve kalıcı yolu, bize ta ilkokuldan itibaren uygulandığı üzere, " hadi çocuklar, şimdiiiii simple present tense..." diye kara tahtada değil, sahada öğrenmektir. Bu durum sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de geçerlidir. Bir dili öğrenmenin en iyi yolu, ona maruz kalmaktır. Şayet imkanınız varsa o dilin konuşulduğu ülkeye gidip bir süre kalın veya bir dil okuluna gidin. Yok ise, ogrenmek istediğiniz dili ders olmaktan çıkarip hayatınızın her yerine sokmalisiniz. Sozgelimi, telefonunuzun bilgisayarınızın dilini ingilizceye cevirin. Bol bol muzik dinleyin ve altyazili film izleyin. Evinizdeki nesnelerin uzerlerine ingilizce adlarını yazın. Ingilizce bilgisayar oyunları oynayın ve hikayeler dinleyin. Bu konuda çok dolu dolu olan bir site var:
https://learnenglishkids.britishcouncil.org/
Şayet ingilizcem sıfır diyorsanız çocuklar için olan etkinliklerden başlayın bence.
Bir diğer site ise şu:
https://www.duolingo.com/learn
Ben şu an Ispanyolca öğrenmek için bu siteyi kullanıyorum. Alıştırmaları çok pratik, sorular üzerinden öğreniyorsunuz. Oturup ders dinlemek yok, ve bir bakiyorsunuz sorulara cevap veriyorsunuz :)
Bir diğer site ise şu:
https://www.duolingo.com/learn
Ben şu an Ispanyolca öğrenmek için bu siteyi kullanıyorum. Alıştırmaları çok pratik, sorular üzerinden öğreniyorsunuz. Oturup ders dinlemek yok, ve bir bakiyorsunuz sorulara cevap veriyorsunuz :)
Benim bu konuda farkindalik artirmak icin yaptigim birkac calismam var youtube kanalımda. Farkindaliktan kastim şu: Ingilizce' ye ve kendimize bakışımızı degistirmek. Once kendimizi deşip elimizde ne var bi görmek, daha sonra da üstüne nasıl bir şeyler ekleyebiliriz diye bakmak. Benim söz ettigim dilin temelini atmak için tabi. Bunların devamı gelecek. Faydasını goreceginize ikna olursanız takipte kalıp diğerlerini izleyebilirsiniz.
Ben çocuklara nasıl öğretelim derken biz yetişkinleri de kattım:) Ama iyi oldu. Bunlara ihtiyaç var. Çocuklara öğretirken işimiz çok basit. Üstelik onların okuma yazması da yok. Iyi düzeyde bilen ebeveynler şanslı, sadece konuşarak çocuğunuzun ana dili gibi Ingilizce konuşmasını sağlayabilirsiniz. Sadece konuşun! Bilmeyenler üzülmesin. Bu konuda o kadar çok materyal var ki. Çocuğunuzun eline telefon verenlerdenseniz Ingilizce çizgi film, uygulama ve oyun önerimdir. Ancak, ben kızıma 4 yaşına kadar nerdeyse hiç tv bile izletmedim. Siz de benim görüşümdeyseniz, en etkili olan yontem şarkı ve oyunlar elbette. Ben kendim bazi oyunlar hazirladim. Asagida bazilari olacak. Sarki da ogrendik ama henuz cekemedim. Takipte kalirsaniz ileride onu da paylasacagim.
Peki, bebeklere de Ingilizce öğretilir mi? Evet. Tek yapmanız gereken konuşmak. Şu an siz Türkçe konuşuyorsunuz diye Türkçe konuşuyorlar. Japonca konuşsanız Japonca konuşacaklar. Ne anlar ki demeyin, kayıttalar:)
- Peki, ben konuşacak kadar iyi değilim derseniz de, şu birkaç oyunu oynayarak da çok şey katabilirsiniz. Videodaki sözcükleri tekrarlayarak bile onlarca sözcük öğretmiş olursunuz. Benzerlerini kendiniz yapabilirsiniz.
- Evde alüminyum folyo varsa bir de bu var: Birkaç minik hayvanı alüminyum folyoya tek tek sarın, bir sepete koyun. önüne koyunca direkt ilgisini çekecektir. o evirip çevirirken açılabileceğine dair ipuçları verin, birazını sizaçın mesela. Daha sonra her çıkan hayvanın adınısöyleyin, özellikleri üzerine konuşun; kulakları uzun, miyav der, dört ayağı var, gibi...
- Siradaki, diğer yaş grupları için benim favori oyunlarımdan. Bol kazanımlı. Renk, sayi, hayvanlar, hepsi bir. Çok da eğlendik:) Tuzluk oyunu.
- Sıradaki oyunda küçük kas gelişimi de dahil edildi. Şönile boncuklar geçirirken renklerin adını söyledik. Bir taç bir de kolye yapıp taktık. Sonunda böyle bir ürün elde etmek ayrıyeten motive edici oldu.


- Bardak almıştık bir gün önce, kutusu bölmeliydi, atmaya kıyamadık, böyle değerlendirdik. Her bölmeye birer perde gibi renkli kağıt yapıştırdım. Her birine bizim minik hayvanları yerleştirdim. Perdeler açıkken Piraye' nin hayvanlara biraz bakmasını bekledim ki, yerlerini öğrensin. Daha sonra perdeleri kapattım ve yerlerini sordum: "Where is the rabbit?" "Behind which color is the dog?" Hem hayvanhem renk hem hafıza çalışması.
- Bir başka oyunda ise aynı hayvanlar ile yedikleri besinleri öğrendikbu defa. Birkaç küçükgerçek yiyecek hazırladım, süt, havuç, fındık gibi. Sonra tek tek sormaya başladım: "What does a squirrel eat?" Sonra Piraye de doğru yiyeceği alıp onlara yedirdi. Hem hayal dünyası beslendi hem hayvanlar. Hem hayvan adlarını öğrendik hem yeni yiyecek isimlerini. Üstelik sadece birkaç dakikalık hazırlık ile.
- Bunda, suya renkli halkalar attım ve söylediğim rengi çöp şiş ile yakalayıp çıkarmasını istedim. Hem renk bilgisi, hem yabancı dil, hem de el- göz koordinasyonu.
- Resimdeki malzeme el ele lego. Bununla renklerden örüntü oluşturup ev, bahçe,üçgen, kare, vb şekiller yaptık. Mesela, sarı-kırmızı- mavi- yeşil şeklinde örüntü oluşturduysak, belli bir aşamada durdurup "What color comes next?" diye sorulur. Hem renk,hemyabancı dil hem matematik bilgisi pekiştirilir.
- Balonlara yüz ifadelerini çizdim. Her birini kendimiz taklit ettik. Angry! (balonu bulup biz de yaptık). Bununla alakalı bir tane daha vardı: Piraye' nin yüzünü boyadık. Benimher dediğim ifadeyi o yapıyordu, o da kalıcı bir öğrenme biçimi olmuştu.
- Buna ben dahil hepimiz bayıldık, renkli köpükler. Başka bir yazımda tarifi ve videosu var. İçine hayvanları sakladık. Piraye ellerini köpüğe daldırıp başladı aramaya. Değmeyin keyfine. Her bulduğumuz hayvanın adını hatırladık, renkleri de öyle. Köpükler birbirine karıştıkça gökkuşağı gibi oldu, çok hoştu. Yalnız aman etraf kirlenmesin diyenlerdenseniz, yapmayın. Ben eğlence ve öğrenmeyi ön planda tutanlardanım.
- Benim en yaratıcı bulduğumoyunlardan birini sona sakladım: Hareketli resim yapımı. Önce kafanızda birresim tasarlayın çocuğunuzla. Bu resimde nelerin hareket etmesini istediğinizi belirleyin. Örneğin, kuş uçsun, araba geçsin,vs. Bunları ayrı ayrı çizip kesin, birer çubuğa yapıştırın. Bir kağıda da resminizin tamamını çizin, çubukluları geçireceğiniz yerleri hareket yönüne göre kesin. Sonra başlasın resim canlanmaya. Bu çalışmanın güzelliği, 3 -6 yaş arası kaç çocuğunuz varsa hepsi dahil edilebilir. Her biri bir parçayı çizmeye, yapıştırmaya katılır. 5 yaş ve üzeri rahatlıkla resmihareket ettirirken hikaye uydurabilir. Her defasında yeni hikayeler ile yaratıcılık ve hayal dünyası gelişir. Edineceği İngilizce kelime sayısını söylemiyorum bile.
Oyunlarımızı faydalı bulmanız halinde youtube kanalımıza ücretsiz abone olmayı olmayı, bildirimleri açmayı, begenmeyi, yorum yapmayı ve paylaşmayı unutmayın.
Mutlu gelişimler 🤗
Yorumlar
Yorum Gönder