Montessori Gökkuşağı Köpük Yapımı  Duyusal köpük nasıl yapılır? Peki, bunu gökkuşağı gibi rengarenk yapmak mümkün müdür? Duyusal köpük (sensory foam) hazırlanışı çok basit ama bir o kadar da ilginç bir etkinlik. Bu yaşta, benim bile oynayasım geldi :) Evdeki malzemelerle hazırlanması da ayrıyeten güzelleştiriyor. Sadece su, bulaşık deterjanı ve boya gerekli. Gıda boyası olabilir, sulu boya, akrilik boya...Ben parmak boyası kattım. Çeyrek su bardağı suya 2 çay kaşığı deterjan katın. Bir miktar da boya dökün ve mikserle çırpın. Hepsi bu. Mikserin en yüksek devrinde yaklaşık 1 dakika çırpınca istediğiniz kıvama geldiğini göreceksiniz. Anlar mıyım diye endişelenmeyin, anlarsınız :) Ortaya çıkan görüntü müthiş! Her yaştan çocukla oynayabilirsiniz.  Sadece duyusal oyun yapmaktan ziyade daha da zenginleştirebilirsiniz. Mesela ben köpüklerin içine hayvanları sakladım ve buldukça hayvan isimlerini İngilizce pekiştirdim. Siz çocuğunuz küçükse Türkçe adlarını öğretebilirsiniz veya renklerin adlar

9 Aylık Bebek Oyunları Duyusal etkinlikler: Krem şanti ile duyusal etkinlik. Ben üzerine pembe gıda boyası da damlattım. oynadıkça renk değişimini gözlemlemesini de istedim. Yoksa önemli değil. Aslında amaç, çocuğun farklı dokularla tanıştırılarak beyninde yeni nöronların uyarılmasını ve yeni bağlar kurmasını sağlamak. Bunu sağlayacak her şeyi kullanabilirsiniz. Ben ilk kızımda yoğurtla yapardım sık sık. Bu aylarda bebeğinizin ağzına götürme ihtimali hesaba katılarak yenilebilir gıdalarla olması önemli. Duyusal torbalar: Bebeğiniz için farklı renklerde ve dokularda kumaşlardan, farklı şekillerde ve içlerine farklı materyaller doldurarak duyusal torbalar hazırlayın. Ben üçgen, kare ve daire şeklinde torbalar hazırladım. İçlerine makarna, fasulye ve buğday koydum. Kumaşları da eski çamaşırlardan kestim. Hepsi sizin elinizdeki materyallere göre uyarlanabilir. Birkaç açıdan uyaran sağladığı için - görsel, dokunsal, şekil ve renk bilgisi - bu etkinlik önemli. Piyasada hazır satılanları var

Satranç, bir çocuğun hayatında - turnuvalara katılsın veya katılmasın, başarılı olsun veya olmasın- daima yer almalıdır. Çocuklarınıza 4 yaşından itibaren satranç öğretmeye başlayabilirsiniz. Bilimsel çalışmalar da 4-6 yaş arası çocukların satranç öğrenmeye uygun olduğunu destekler yönde. Elbette, bu yaşlarda çocuklara satrancı öğretirken "fil şöyle gider, rok böyle olur" tarzında sadece kuralları vererek ve "haydi oyna bakalım" diyerek öğretilmez. Çocuk dünyasına uygun bir dil kullanmak gerekir. Satranç tahtası, taşlar, kurallar masallaştırılarak, sevimli hale getirilerek anlatılır. Taşlar konuşturulur. Çocuğun eğlenirken öğrenmesi sağlanır. Aksi takdirde, satranç çocuğun zihninde karmaşık, anlaşılması güç, onun yapamayacağı bir şeymiş gibi yer eder.  Temel düzey birkaç kural öğrendikten sonra yakın yaşlarda diğer çocuklar ile satranç maçları yapmak işi daha da zevkli hale getirir. Ayrıca, satrancın sadece o çocuğun öğrenmesi gereken bir kurs olmaktan çıkarılıp ail

3-4 Yaş Montessori Etkinlikleri Çocuğunuz artık bagimsizlasmaya başladı, özellikle 3,5 yaşından itibaren.  Bu dönem çocuğun sosyallesmeye başladığı dönemdir. Yakın çevreden başlayarak, komşu çocukları, akraba çocukları gibi, çocuğunuzun bu yönünü destekleyecek ortamlara zemin hazırlamalısınız. Yakın çevreden başlamak, çocuğunuzun oyun gruplarında bir defalık karşılaştığı insanlar yerine yaşamında yer alan, bağ kurduğu insanlarla çocukluk arkadaşı olup anılarında yer etmesi açısından daha anlamlıdır. Şayet kardeş yapmayı düşünüyorsanız da çocuğunuz 3 yaşına geldikten sonra düşünmeye başlayabilirsiniz. Pedagojik olarak iki kardeş arası yaş farkının 4 olması en idealidir. Çocuğunuzun bu dönemde " Anne bana kardeş yap" diye istemesi de doğru zamanda olduğunuzun belirtisidir :) Yine yabancı dil öğretmenin kritik zamanıdır bu dönem. Buna yönelik çalışmalara yer verebilirsiniz. Bizim yaptıklarımızı bir sondaki postta yayınlayacağım. Bu dönemde oynayabileceğiniz oyunlar : Sadece iki

Son zamanlarda birçok ebeveynin cocuguna dair genel sorunu yeme ve uyku problemi. Yeme problemine kısaca değineceğim çünkü amacım kitaplara gelmek. Yeme sorunu, şayet fizyolojik bir sorun yoksa, muhtemelen psikolojiktir ve genellikle anne - çocuk bağlanmasından kaynaklanır. Önce, bunun normal bir insan ihtiyacı olduğunu hatırlamamız gerekir. Yani aslında bir insanı siz isteseniz de aç bırakamazsınız:) Gerginleşir, halsizlesir, saldırganlaşır, vs. Peki, ne oluyor da bu çocuklar yemiyor? Benim kızım şu an 5 yaşında ve ben ona hiç yemeğini ye demedim. Ancak, bu benim en başından güttüğüm politikaydı. Yani  şu an işin başındayken bunu okuyanlar daha şanslı. Yıllar geçmişse de önemli değil sadece taktik degistireceksiniz. Ayni yolu takip ederek farklı sonuç almayı bekleyemeyiz değil mi? Bebekliğinden beri ben kızımı  yeme konusunda hiç zorlamadım, kendi açlığını hissedip yemek istesin  diye. Ne kadar yiyeceği ve sevmezse yemesi konusunda da hiç zorlamadım. Bebekler bizden farklı değil, sade

Birçok gelişim özelliğinin kazanılması için kritik dönemler vardır. Kritik dönemde o özelliği kazandırmaya yönelik çalışmalar yapılır ise kazanılması diğer dönemlere göre çok daha hızlı ve kalıcı olur. Çocuklarımızın yabancı dil öğrenmesinin en kolay olduğu dönem ise erken çocukluk yaşlarına rastlar. 3 yaşından itibaren çocuklarınıza ikinci bir dili rahatlıkla öğretebilirsiniz. Dil öğrenmenin en kolay ve kalıcı yolu, bize ta ilkokuldan itibaren uygulandığı üzere, " hadi çocuklar, şimdiiiii simple present tense..." diye kara tahtada değil, sahada öğrenmektir. Bu durum sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de geçerlidir. Bir dili öğrenmenin en iyi yolu, ona maruz kalmaktır. Şayet imkanınız varsa o dilin konuşulduğu ülkeye gidip bir süre kalın veya bir dil okuluna gidin. Yok ise, ogrenmek istediğiniz dili ders olmaktan çıkarip hayatınızın her yerine sokmalisiniz. Sozgelimi, telefonunuzun bilgisayarınızın dilini ingilizceye cevirin. Bol bol muzik dinleyin ve altyaz